Gözaltı Işık Dolgusu

Gözaltı koyuluğu sebepleri başında gözaltının çökük olması geliyor. Çöküklüğü en güzel düzeltecek olan uygulama gözaltı ışık dolgusudur. Bu bölge toplardamarların çok fazla olduğu bir bölgedir. Gözaltı cildi gerilerek yakından bakılırsa toplardamarlar çoğu hastada özellikle gözün iç kısmında belirgin hale gelebilir. Damarlanmanın fazla olması gözaltının rengini daha da koyulaştırır. Gözaltının koyu olmasının bir nedeni de genetik olarak gözaltı renginin koyu olmasıdır. Renk koyuluğunu daha çok deri fototipi (4 ve 5) yüksek hastalarda genetik, ırksal olarak doğuştan veya yapısal olarak sonradan görebiliyoruz. Çok zayıf olan kişilerde veya sonradan kilo verenlerde bu bölgedeki yağ dokusu azalacağı için yine çöküklük belirgin hale gelir.

Işık dolgusu çapraz bağlı hyaluronik asit uygulaması olması nedeniyle esas olarak çöküklüğe bağlı renk koyuluğu olan hastalarda etkilidir. Eğer gözaltındaki sorun damarlanma artışı ise bu alana NdYAG lazer uygulaması yapılması uygun olacaktır. Damar lazeri uygulaması dikkat ve ustalık gerektirir. Renk koyuluğu için en çok tercih ettiğim ürün NoMor tedavisini daha detaylı bir başlıkta anlattım. Koyuluk bu bölgede deriye rengini veren melanositlerin sayısındaki veya melanin içeriğindeki artışa bağlı genetik (doğuştan) ya da akkiz (sonradan) gelişmiş olabilir. Melanositlerin içeriğindeki melanin pigmentinin azaltılmasında en çok kullandığımız nanosaniye hızında etkili olan Qswitched NdYAG lazerdir. Qswitch lazerin özelliği pigment partiküllerine hızlı bir biçimde etki ederek derinin rengini açmasıdır. Qswitch NdYAG lazer ilk seanstan itibaren etki etmeye başlar. Önerdiğimiz 2 hafta aralıklarla 4-5 seans uygulanmasıdır. Her yapıldığında bu bölgenin rengi gittikçe açılır. Renk açmak için kullandığımız pigmentasyonu baskılayan ürünler içeren birçok farklı mezoterapi ürünü vardır. Bu ürünlerin her biri içerdiği glutatyon, arjinin, niasinamid (Vit B3), glikolik asit, laktik asit, idebenon gibi farklı maddeler sayesinde gözaltının renginin açılmasını destekler. Mezoterapi ürünleri genelde 4 mm’lik ince ve kısa uçlu iğnelerle yavaş enjeksiyonla morluk riskini azaltacak şekilde cilt altına yapılır.

Gözaltı ışık dolgusu orta yanak ile gözaltının birleştiği noktadan (gözaltının en çökük olduğu kısma denk geliyor) bir iğne yardımıyla ufak bir delik açılarak yapılır. Bu delikten kanül dediğimiz iğne gibi görünen ama ucu künt yani delici olmayan dolayısıyla da etraf dokulara zarar vermeyen genelde 4 cm uzunluğunda olan ince bir aparat ile yapılır. Gözaltındaki çökme bazı hastalarda iç kısımda belirgin iken bazı hastalarda boydan boya çökük, adeta halka şeklindedir. Çöküklüğün doğru tespiti ve bu bölgenin iyi analizi sonucun başarılı olmasını sağlar.

NoMor tedavisi gözaltına çapraz bağsız hyaluronik asit ve süksinik asit içeren ürünler uygulanır. Nomor tedavisinde ihtiyaca göre Electri veya Xelarederm markalı ürünlerden biri seçilir. Nomor tedavisi dolgu değildir ve sadece alanında uzman olan hekimler tarafından uygulanmalıdır. Uygulama ihtiyaca göre 2 haftalık aralıklarla birden fazla yapılabilse de genelde tek bir seans yeterli olur. Sıklıkla 3 ay sonra tekrarlanır.

Gözaltı torbası şikâyeti olan hastalarda torbaları gizlemek için torbanın etrafında oluşan halka şeklindeki çöküklüğe dolgu uygulanabilir. Bu hastalarda orta yanak bölgesinin çöküklüğü de gözaltının yorgun görünmesine sebep olur. Gözaltı ışık dolgusu yapılırken eğer hastanın orta yanağında çöküklük varsa önce orta yanak yükseltilmeli ve gözaltı için destek oluşturulmalıdır. Eğer yanaktaki seviye düşüklüğü düzeltilmeden gözaltına uygulama yapılırsa seviye olarak gözaltı şiş durabilir, torba görünümünü arttırabilir. Ödem öyküsü/eğilimi olan hastalarda dolguların su tutabilme özelliği sebebiyle normalden daha az miktarda uygulama yapılmalıdır.

Gözaltına dolgu genelde 1 ml (0,5 ml sağ-sol) şeklinde yapılır. Çöküklüğün çok belirgin olduğu hastalarda 1 ml sağ, 1 ml sola uygulama gerekebilir. Eğer orta yanak çöküklüğü de eşlik ediyorsa bu alana da ihtiyaca göre 1-2 ml her iki yanağa yapılmalıdır. Dolgularda sonuç hemen görülür. Aydınlanma efekti ise gün geçtikçe belirginleşir en iyi sonuç için hasta 2 hafta sonra kontrole çağrılır.

Yüzeye uygulama yapılması dolgu uygulamasında en sık yapılan hatadır. Bu bölgedeki kasın altına uygulama yapılabilmesi için iğne ile kemik sütü derin enjeksiyon ve daha çok kanül uygulaması tercih edilmelidir.

Damar komponenti baştan iyi değerlendirilmeli ve çok belirgin damarları olan hastalarda çöküklük düzelse dahi morluğun devam edebileceği anlatılmalıdır. Bu hastalar damar lazerinden fayda görebilir.

Renk koyuluğu için de leke lazeri (Qswitch), NoMor ve leke açıcı mezoterapi ürünleri de tedaviye eklenebilir.

Bu bölegnin göze komşu olması nedeniyle lazer uygulamalarının (damar için NdYAG ve leke için Qswitch NdYAG) kesinlikle göze koruyucu gözlük takılarak yapılması gereklidir.

Gözaltı ışık dolgusunda en sık yapılan hatalı uygulama gözün sadece iç kısmına ağırlıklı olarak aynı bölgeye ve yüzeye dolgu yapılmasıdır. Gözaltı ışık dolgusu bu bölgede sus tutar, şişlik olur ve sosis gibi bir görünüm ortaya çıkar. Bu görünüme engel olmak için dolgu kanül ile derin plana gerekirse gözün dış kısmına da yapılarak homojen olarak dağıtılmalıdır.

Gözaltı ışık dolgusu tecrübeli doktorlar tarafından yapıldığında sizi yorgun ve karanlık gözlerden, daha dinamik ve aydınlık bakışlara kavuşturur.